21 Feb

Serbest Gezen Bir Anaokulu - Atölye Çocukevi - Ilık ve Puslu Bir Gün

Bugün Atölye Çocukevi bizimle beraberdi. Havanın böyle bulutlu olduğu günlerin sabahı her yer buz ve kırağıyla kaplı olmuyor, aksine tatlı bir ılık hava ve mis gibi bir yağmur kokusu oluyor. Bugün hava bulutlu ama yağmur yağmıyor; tüm günü keyifle dışarda çalışarak geçirebiliyoruz. Çocuklar sabah Permakamp’a vardıklarında güne serbest oyun ile başlıyorlar adet olduğu üzere. Sobalar yanıyor ve sobaların üzerinde ıhlamur çaydanlıkları minik minik tıngırdıyor.

Bugün iki kubbe yapıda da soba yanıyor. Yeni olan küçük kubbe yapıda büyük grup var, eski ve büyük kubbe yapıda ise ortanca grup. Çocuklar kendi kubbe yapılarında bizimle ve öğretmenlerinin eşliğinde güne yumuşak bir başlangıç yapıyorlar. Oyun sonrası kubbe yapıda ıhlamur içip kitap karıştırdıktan sonra çalışmalara başlıyorlar. Ortanca grubun bir kısmı Senem ve Nesrin’le birlikte mutfak çalışması için ‘Zehirsiz Ev’ atölyesi yapmak üzere pergolaya gidiyorlar. Bugün her bir çocuk kendine kimyasal içermeyen zehirsiz diş macunu hazırlayacak. Ayrıca okullarında kullanmak üzere yüzey temizleyicisi hazırlayacaklar. Permakamp’ta hiçbir kimyasal temizleyici kullanılmıyor. Bu geleneğimizi bizimle çalışan okullara da aktarmak istiyoruz. Üstelik Zehirsiz Ev kitabını hazırlayan Mercan Yurdakuler (http://www.zehirsizev.com/)  Permakamp kurucu üyelerinden biri.

Mutfak ekibi taze naneleri doğrayıp hindistancevizi yağına katarak kendilerine diş macunu yaparken küçük kubbe yapının oraya yerleşmiş olan büyük grup Mehmet’le birlikte yükseltilmiş toprak yatağı hazırlıyorlar; bu yatak belki çiçekler için belki de yeni gelecek çilek fideleri için kullanılacak. Bu esnada ortanca grubun diğer yarısı benimle beraber bahçede bir dolu acayiplik peşinde. İlk önce solucan kompostunun başına gidiyoruz ve solucanları besliyoruz. Ama solucanları ne ile besliyoruz onu inceliyoruz birlikte öncelikle. Benim evden getirdiğim solucan kompostu atıklarına bakıyoruz birlikte. Bu mutfak atıklarının içinde neler var neler yok inceliyoruz. Solucanlar neleri yiyerek toprağa çevirir, nelere asla dokunmaz ve yemez, bunlar hakkında konuşuyoruz, kompost küvetinin başında solucanları inceliyoruz. Sonra mutfağa gidip sesleniyoruz- tak tak, mutfak bize kompost kovasını ver lütfen! Bu defa da Permakamp mutfağından çıkan kompost malzemesini inceliyoruz. Kompost dediğimiz şey nedir? İçine neler atılır ve neler atılmaz konuşuyoruz ve bu defada büyük kompost depomuza gidip elimizdeki kovayı buraya döküyoruz ve bu koca ahşap kutuda neler var bakıyoruz. Çöp diye gördüğümüz şeylerin nasıl olup da toprağa dönüşeceği hakkında sohbet ediyoruz.

Bu ay boyunca üzerinde konuşacağımız bir diğer konu da ateş elementi. Sobadan ve fırından özellikle çıkarıp sakladığımız közleşmiş odun parçacıklarını gösteriyorum ve çocuklara bunların aslında kömür kalemleri olduğunu söylüyorum. Çok şaşırıyorlar önce. Yavaşça dokunuyorlar, dokusunu pek seviyorlar. Mıncıklayıp ellerinde eziyorlar. Suya sokuyorlar ve etrafa resimler yapıyorlar. Kömür boyaları parmaklarının arasında çıtırdatarak resimler yapıyorlar. Boyalar bitip parmaklara bulaşıyor. Nasıl da farklı deneyim! Sonra tohum yatağı hazırlama işine girişiyoruz. Hindistan cevizi kabuğu ve ince topraktan oluşan bir karışımı viyollere dolduruyorlar. Yine farklı bir doku ve farklı bir koku. Viyolleri toprakla doldurunca içine minik minik pırasa tohumları atıyoruz. İlk önce rahat rahat toprağı mıncıklarken, şimdi özenle minicik tohumlara dokunuyoruz birlikte ve bu tohumcukları teker teker toprağa ekiyoruz narince ve üzerlerine azıcık toprak serpiyoruz dikkatlice.  Çocuklarla beraber şu ana kadar pek çok farklı şeye dokunduk ve kokladık.

Çekinmeden eğlenerek solucanları elledik, yumurta kabuklarını dürtükledik, kömür boyaları ve toprağı ellerimizde hissettik tohumlara narince yaklaştık. Tüm bu çalışmaların arasında çocuklar keyifle yemeklerini yediler, yine biraz serbest oyun oynadılar. Yemeklerini yedikten bu defa büyük grup ve ortanca grubun mutfakta çalışmamış olan diğer yarısı diş macunu yapmaya girdiler pergolaya ve Senem ile Nesrin’le birlikte çalıştılar. Biz de bahçe işlerine devam ettik. Soğanların köklerini ve filiz yerlerini inceledik ve sonra onları sebze yataklarına diktik. Sarımsak tanelerini inceleyip toprağa diktik. Büyük grup Mehmet’in eşliğinde uzun bir arazi yürüyüşü yaparken bir ekip benimle birlikte kamp ateşi yaktı. Sonra hep beraber kamp ateşinin başında toplandık. Ateşi isini, dumanını kokladık. Kuru dalları, ıslak dalları birbirinden ayırabilmeyi öğrendik. Kuru dal ve yapraklarla ateşi besledik, ateşle oynadık ve ateşe güvenle ne kadar yaklaşabileceğimizi birlikte deneyimledik. Ateş bu aylarda bizim oyun arkadaşımız ve toprak ve yağmur ve bir dolu başka şey…

Güneş Savaş

Read 9348 times Last modified on Dienstag, 03 März 2020 14:14

Haber Postası

captcha 

Hakkımızda

S.S.Permakamp
Riva Tüketim Kooperatifi

V.D. - Zincirlikuyu 7280400079
Adres - Gülbahar Mh. Avni Dilligil Sk. Akün Apt. No:20/4
İletişim : info@permakamp.com