Bu ayki elementimiz su. Evet, programımız ve yaptıklarımız pek değişmiyor. Yağmur mevsiminde bolca su hakkında konuşacağız. Su birikintilerine bakıp içlerinde zıplayacağız. Kendi göletimizi, su yollarımızı hazırlayacağız. Bugün yağmur yürüyüşü, yağmur damlalarını yakalayıp yutma ve suda zıplama egzersizleriyle başladık bile işe. Başımızı öne eğerek hızlı hızlı yürümek yerine, sakince tadını çıkarmayı denedik yağmurda yürüyüşün. Yağmurdan kaçmak, bir yerlere sığınmak, kalkan gibi şemsiye kullanmak yerine yağmuru yüzümüzde ellerimizde hissettik, tadına baktık ve kokladık bugün ormanda. Ormanda yağmurun tadı bir başka.
Bugün sabah çocuklar Permakamp’a vardıklarında, ilk önce kubbe yapıda kısa bir çember saati yapıp tanıştık. Permakamp nasıl bir yer, birlikte neler yapacağız, bizler kimiz? Bu konular üzerine konuştuk. Sonra yine bildik şekilde iki sınıfa ayrıldık. Meşepalamudu ekibi orman yürüyüşüne çıktı, Yeniokul Hazırlık B sınıfı, namı diğer “Süper Kuşlar” ekibi Permakamp’ta kaldı. Geride kalanların işi ciddi, çünkü bu yıl sabah mutfak atölyesinde çocuklar öğlen yiyecekleri yemekleri pişiriyorlar. Öğlen yemekte, zerdeçallı ve zeytinyağlı erişte, sebzeli mercimek çorbası ve yoğurt var. Çocuklar Nesrin’in önceden hazırladığı erişte hamurunu merdane ile açtılar, elleriyle erişteleri tek tek kestiler. Bizim mercimek çorbamız öyle başka mercimek çorbalarına benzemez; içinde patates, soğan, kış kabağı, Girit kabağı, zerdeçal, soğan ve mercimek var. Bir çeşit mercimekli sebze çorbası aslında. Mutfak ekibi ilk günün verdiği telaşla yemeklerini yapadursunlar, biz Mehmet Usta ve Meşepalamudu ekibi ile düştük orman yoluna. Bu yıl iki farklı rotamız var ormanda. Bugün daha önce hiç yürümemiş olduğumuz yeni rota ile başlıyoruz yürüyüşe. Geniş yeşillik bir yamaçtan tırmanıyoruz ormana, sonra ağaçların dallarının birbirine kavuştuğu yemyeşil bir koyu ormana dalıyoruz minik bir açıklıktan. Burada azıcık sessizleşip ormana girdiğimizi fark etmeye çalışıyoruz. Zemin farklı, gökyüzü farklı, kokular farklı. Yürümekten yorulduğumuz noktada çocuklarla beraber yeni bir orman barınağı yapmaya başlıyoruz. Bu yılın dinlenme alanını birlikte hazırlamaya başlıyoruz. Biz ormanda barınakla uğraşırken, yemek pişirme işini tamamlayan Süper Kuşlar ekibi kubbe yapıda biraz kitap karıştırıyorlar, kuşlar ve yağmurla ilgili. Saat 12’de öğle yemeği için hepimiz toplanıyoruz kubbe yapıda. Önce kıyafetleri ıslak olanlar üstlerini değiştiriyorlar öğretmenlerinin yardımıyla. Sonra çorba ve ekmekle başlıyoruz yemeğe. Çorbaların ardından zerdeçallı erişte ve dileyene ev yapımı yoğurt var. Bizim köyün ekşi maya ekmeğine bayılıyor çocuklar. Çorbaya bana bana yiyorlar keyifle. Yemek sonrası çocuklar Tolga’nın ve öğretmenlerinin yardımı ile kendi bulaşıklarını yıkıyorlar. Bulaşıkların ardından bu defa da Süper Kuşlar orman yürüyüşüne çıkıyorlar. Meşepalamudu ekibi de kısa bir serbest zamanın ardından mutfak atölyesine giriyor.
Öğleden sonra mutfakta Nesrin’le birlikte bir sonraki günün yoğurdu mayalandı ve maya hakkında konuşuldu. Sonra elma sirkesi yapım serüveni başladı. Bundan böyle mutfak atölyesi Permakamp’ta çocukların tüketeceği ürünleri üretecek yıl boyunca. Önce sirke yapımı öğrenilecek, sonra turşu kurulacak ve turşular olduğunda da çocuklarla öğlen yemeklerinde yenecek. Öğlen yenilen yoğurtları da hep çocuklar mayalamış olacaklar. Bir de mutfak günlükleri tutuyor çocuklar bu yıl. Mutfakta yaptıkları çalışmaları yazarak ve resimleyerek kaydedecekler.
Mutfak atölyesinin ardından zaman hızla akıp geçti Süper Kuşlar ormandan döndü ve okula dönüş hazırlıkları başladı. Bugün biraz telaşlı, biraz ritmi kaçık, serbest oyun zamanlarının biraz az olduğu bir başlangıç günüydü. Ama yavaşça oturacak ritmimiz ve rutinimiz, ve o zaman hep birlikte sakinleyip yaptığımız her şeyin daha çok tadına varacağız...
Güneş Savaş
