09 Mar

Serbest Gezen Bir Okul - Tırtıl Okulu - Yağ Yağ Yağmur Teknede Hamur...

Bugünün kahraman okulu Tırtıl Okuluydu =) 

Ama bugünkü ne yağmurdu öyle, hiç mi hiç durmadı... Önce azar azar, sonra hızlı, sonra tekrar azar azar yağdı, insan ne kadar ıslandığını ancak durunca anlıyordu.

 

Hava bol bulutluydu ama pek bir ılıktı aynı zamanda. Yağmurda yürürken başını öne eğip koşarak bir yerlere sığınır ya insanlar çoğunlukla, bizim orman ekibi tam tersi =). Yüzlerimizde kocaman gülümsemeler, başımız dik, ileriye ve ormana bakıyoruz; biz de zaman zaman koşturuyoruz ama bir yerlere sığınmak için değil, su birikintilerinde zıplamak için veya ağızlarımız göğe doğru açık, yağmur damlalarını yakalayıp yutabilmek için. Keyfimiz yerinde. Ormana doğru yürürken önümüzden geçen arabalardaki sürücüler şaşkın, “bu havada bu çocuklar ne yapıyor?” diye. Biz ormana dalıyoruz büyük bir zevkle. Yağmurda ormanda yürümek farklı bir deneyim. Her yerden akan sular, kayan ve vıcık vıcık bir toprak. Dengeni keşfetmen ve ona sahip çıkman gerek. Ormanda kaymadan yürümenin yöntemlerini icat etmen gerek. Aynı zamanda her yeri sarmış olan orman menekşelerine de basmayacaksın ve zarar vermeyeceksin =). Dikkat edilecek, özen gösterilecek bir dolu şey var ormanda... Düşe kalka, bata çıka, güle oynaya kah tırmandık orman yolunda, kah kaydık orman kaydıraklarında.

Evet bugün de iki gruba ayrıldık yine. Bir Permakamp’ta kalan ekip, bir de ormana yürüyen ekip. Kampta kalanlar biraz marangozluk işleri yapmışlar, Dom’a birkaç küçük oturak eki ve elbette şahane ekşi maya simit yapımı atölyesi. Dom’daki açık sınıf çalışmalarına yağmurun şıpırtıları ve sobanın çıtırtıları karışmış. Yemek vakti buluştuk Dom’da. Dom’da kalmış olan ekip bize gülerek bakıyor, “bu ne ıslaklık yahu!” Sobanın yanında kuruyup ısınıyoruz, üzerimizden dumanlar tütüyor. Montlarımızdaki yağmur damlaları sobanın sıcağında buharlaşıyor, hepimiz buna şahidiz =). Sıcacık çorbalar, leziz sandviçler. Bugünün tek kusuru serbest oyun zamanının az olması ve Dom’da biraz fazla zaman geçirmek. Ama orman yürüyüşü her şeye değer =). Yemeğin ardından diğer ekip hazırlandı orman yoluna. Hiç kimse demiyor ki, “Hava yağmurlu ben gitmem yahu!” Güle oynaya düşüyorlar orman yoluna. Orman bizi bekler mutlaka... Geride kalan ekip yine mutfakta ekşi maya simit yapıyor, sonra da dönüp kısa bir açık sınıf çalışması. Yağmur arttı mı ne? Dom’un tepesine pıtır pıtır çarpıyor yağmur... İlkbahar döneminde neler olur, onu okuyorlar ‘Doğa Güncesi’ kitabından. Ardından ilk tohumlarımızı fideleme işine girişiyoruz bir heves. Önce fideler için yumuşak bir torf hazırlamak gerek. Perlit (volkanik taş), Hindistan cevizi kabuğu ve ince bir toprak, bir kovada karıştırılıyorlar, iyice ve avuç avuç. Perlit, toprağı havalandırmak için; hindistan cevizi kabuğu, nemi tutsun diye. Bunları konuşuyoruz ama Dom’un içinde uyanmaya başlayan minik böcekler ve örümcekler zaman zaman rol çalıyorlar elbette. Bakmamak olmaz :). Torfu hazırlayınca yumurta kabuklarının içine dolduruyoruz. Yumurta kabukları bizim mini fideliklerimiz. Fidelerimiz büyüyünce bunlarla birlikte ekeceğiz toprağa. Tatlı sivri biber tohumları tek tek konuyor yumurta kabuklarına. Aman tek bir tohum yere düşüp kaybolmasın! 

Bahar geldi kampta yapılacak iş çok! Özellikle bahçe işleri. Tam sırası atalık tohumları toprakla buluşturmaya. Ayrıca daha kurbağa yumurtaları ve pek çok minik hayvanı keşfedeceğiz. Ancak önümüz kocakarı soğukları. Ama bizi hiç bir şey yıldıramaz, nihayetinde önümüz bahar =).

Veee biliyor musunuz leylekler geldi! Bol bol kuşlar hakkında da konuşacağız bu ara ve bol bol göğe bakacağız, bakalım kimler dönüş yolunda! Siz de başınızı kaldırın ara sıra, zira yağmura rağmen gökyüzünde görülecek ve tadılacak çok şey var bu ara =).

Güneş Savaş

Read 8758 times Last modified on samedi, 10 mars 2018 22:52

Haber Postası

captcha 

Hakkımızda

S.S.Permakamp
Riva Tüketim Kooperatifi

V.D. - Zincirlikuyu 7280400079
Adres - Gülbahar Mh. Avni Dilligil Sk. Akün Apt. No:20/4
İletişim : info@permakamp.com