Orman bize harika malzemeler veriyordu bu iş için, böcekler onu mu sever bunu mu diye düşüne düşüne topladık malzemelerimizi.
Ardından başladık sanat eserimizi yapmaya. Her böcek oteli bir farklı oluyor, hepsi ayrı ayrı tablolar çiziyor önümüze.
Böceklerin de oteli oluyor muymuş öğretmenim diye bir ses yükseliyor arada. Bir böcek olduğumuzu hayal edelim o zaman, acaba burayı sever miydik? Hemen değişmeye başlıyor tasarım. Ya biz de böcek olsaydık sorusu öncümüz…
Şarkılarımız ve oyunlarımız eşlik ediyor bize otelimizi bitirirken. Bir sonraki gelişimize acaba böcekler evlerine yerleşecek mi sorusuyla ve yine gülen yüzleriyle ayrılıyor çocuklar kamptan.
Ormanın serin havasıyla başladık güne. Kış yavaş yavaş yaklaşırken artık sadece mantarlar ve sarı yapraklar eşlik ediyordu patikalarımıza.
Hayalini kurduğumuz böcek otellerimizi yapmaya devam edecektik bugün. Etçil böcekleri çekmeye çalıştığımız böcek otellerimizin birini yapmıştık ve bir kaç tane daha yapmamız gerekiyordu. Hemen koyulduk çalışmaya.