Günlerden 05 Şubat, hava yağmurlu sıradan bir kış günü. Permakamp arazisinin biraz düzenlenmesi lazım dediler. Yapabileceğimizi yaparız , baktık çocuklar çok üşüdü erken döneriz düşüncesiyle çıktık yola.
Uykulu uykulu arabaya bindirdiğimiz çocuklar, gözlerini kırpmadılar. Permakamp’tan akıllarında kalanları duydukça şaşırdık, anladık ki Permakamp’ı ve arkadaşlarını çok özlemişler. Acaba Permakamp’ın köpeklerini görecekler miydi? Büyük oğlum oyun oynamak yerine çalışmalara yardım edip edemiyeceğini, küçük olan sularla oynamak için izin istiyordu. Herkes kendi kafasında geçirmek istedikleri Permakamp gününü planlamaya başlamıştı bile.
Heyecanlı olduğumuz için bize uzun gelen yarım saatlik yol bittiğinde, arabadan inmek için yarıştılar. Yaklaşık bir senedir aralarında olmamıza rağmen, büyük birbirine bağlı bir ailenin kavuşması gibiydi halimiz. En az 10 aile yağmur çamur demeden gelmiştik.
Çocuklar hemen özlediklere yerlere koştular. Ağaç ev ve ağların sağlamlığını test ettiler. Tarlaya girdiler. Yetiştirdiğimiz bitkilerin son durumlarına baktılar.
Büyük oğlum ve arkadaşları solucanlara ev yapmaya karar verdi. Burada ilk öğrendikleri şeylerden biri solucanların dostumuz olduğu olmuştu. Geçen sene, sera kazılırken ortaya çıkan solucanları komposta götürmek için yarışmışlardı. Bir ara çamurdan yaptığı çanağı göstermek için yanıma uğradı, yakılan ateşte kuruttuktan sonra kullanıp kullanamayacağını sordu.